Svalbard’ı daha önce duymuş muydunuz? Herkesin “evim” diyebileceği bir yer.
Norveç anakarası ile Kuzey Kutbu arasında bir takımada olan Svalbard, dijital göçebe vizesinin geçerli olduğu bir yerdir. Ancak bu destinasyon, uzun ve sert kışları, sürekli soğukları ve etrafta dolaşan tehlikeli vahşi hayvanlar nedeniyle burada yaşamak isteyen herkese hitap etmeyecektir. Ancak, muhteşem Kuzey Işıkları, beyaz buzdağları üzerinde güzel pembe gün doğumları ve arkadaş canlısı bir topluluk ile kesinlikle muhteşem bir ülkedir.
Bir meydan okumaya hazırsanız ve türünün tek örneği bölgeleri deneyimlemekten hoşlanıyorsanız, Svalbard sizin için doğru yer olabilir.
Norveç’teki bu takımadalar dünyanın her yerinden sakinlere ev sahipliği yapar ve başkenti Longyearbyen, dünyanın en kuzeydeki yıl boyunca yerleşim olan yeridir.
Yaz boyunca güneş 7/24 tepededir ve Kuzey Işıklarının sık sık tepede dans ettiği yılın diğer yarısında hava tamamen karanlıktır.
Svalbard’a nasıl gidilir?
Svalbard’da sadece bir havaalanı var ve o da ana ziyaretçi merkezi ve Svalbard’ın başkenti Longyearbyen’de.
Svalbard’a ulaşmanın en yaygın yolu olan Oslo’dan Longyearbyen’e rahatlıkla uçabilirsiniz.
3 saatlik bir uçuş ve günlük uçuşlar var, bu nedenle her zaman bir uçuş bulmak oldukça kolay.
İlkbahar ve yaz, Svalbard’daki en yoğun ziyaretçi aylarıdır ve erken uçuş rezervasyonu yaptırmanızı şiddetle tavsiye ederiz.
Svalbard Hakkında
Svalbard, dünyanın en kuzeydeki üniversitesi, kilisesi ve bira fabrikasına ev sahipliği yapan, dünyanın en kuzeydeki yıl boyu yerleşimi olan topluluğudur ve dünyadaki herkesin yaşayabileceği birkaç yerden biridir. Arktik Okyanusu’nun ortasında, anakara Norveç’in 800 kilometre kuzeyinde yer almaktadır. Svalbard’ın başkenti Longyearbyen’de yaşayan yaklaşık 3000 kişinin kabaca üçte biri, 50’den fazla başka ülkeden gelen göçmenlerdir. Bunun nedeni, bir işi ve yaşayacak bir yeri olduğu sürece, herhangi bir ülkenin vatandaşlarının Svalbard’a vizesiz yerleşmelerine izin verilmesidir. Uyruğu ne olursa olsun herkes Svalbard’da yaşayabilir. Son kullanma tarihi olmayan uzun süreli dijital göçebe vizesi alabilir, böylece dilediğiniz kadar kalabilirsiniz.
Vikinglerin 1200 yılları civarında adaları ilk keşfeden kişiler olduğu söyleniyor, ancak Hollandalı kaşifler 1596’da Çin’e doğru giden Kuzeydoğu Geçidi’ni ararken, bu bölgeye belgelenmiş bir ziyarette bulunan ilk kişilerdi. Denizayısı ve balina avcıları sonraki yüzyıllarda İngiltere, Danimarka, Fransa, Norveç, İsveç ve Rusya’dan bu bölgeye avlanmaya geldi.
Takımadaların ilk kömür madeni, 1906’da Amerikalı işadamı John Munro Longyear tarafından geliştirildi ve kömür madenciliği, yirminci yüzyılın çoğunluğu için Svalbard’ın birincil endüstrisi olarak kaldı. Günümüzde turizm ve çevre & ekolojik çalışmalar iki ana faaliyettir.
Adalar 1920’de dokuz ülkenin Birinci Dünya Savaşı’nın ardından Norveç’in Svalbard üzerindeki egemenliğini garanti eden bir anlaşmayı imzaladığı zamana kadar yönetilmedi – pakt şimdi 46 ülkeyi içeriyor. Sözleşme, bölgenin askeri amaçlarla kullanılamayacağını ve Norveç’in adaların doğal ekolojisini korumaktan sorumlu olduğunu belirtiyor. Ancak anlaşmanın en dikkate değer unsuru, Norveçlilere ve Norveçli olmayanlara eşit muamele edilmesini şart koşan türünün tek örneği bir maddedir.
Bireyler Svalbard’a taşındığında, çoğunluğu başkent Longyearbyen’e yerleşir. Adalarda sadece 40 kilometrelik yol var ve toplulukları birbirine bağlayan otoban yok, bunlara yazın sadece tekneyle, kışın ise kar arabasıyla ulaşılabiliyor. Şehir sınırlarını terk eden herkesin bir kutup ayısına rastlama ihtimaline karşı genellikle bir silahı vardır. Sonuçta, takımadadaki 3.000 kutup ayısı, bölgenin sakinlerinden sayıca üstün.
Herkese açık olmasına rağmen Svalbard, doğmak, hatta ölmek için pek de iyi bir yer değil. Hamile kadınlar için hastane yoktur ve eğer biri ölürse, ceset hava yoluyla kaldırılmalı veya yerel yetkililer tarafından Norveç anakarasına gönderilmelidir. Takımadalarda 1950’lerden beri cenaze töreni yasaklanmıştır çünkü adalardaki permafrost – yıl boyunca tamamen donmuş kalın bir zemin tabakası – yeterince derine gömülmezlerse cesetleri dışarıya (yeryüzüne) iter.
Ancak, yaşamak için tamamen güvenli bir yerdir. Svalbard’da suç faaliyeti yoktur çünkü nüfus 3000’e yakındır ve hemen hemen herkes birbirini oldukça iyi tanır. Ayrıca, bir suç işledikten sonra nereye ve ne kadar ileri kaçabilirsiniz ki? Saklanma şansınız da yok, arazi buzla çevrili! Çok güvenli bir yer olduğu için insanlar genellikle arabalarını ve evlerini kilitlemezler. Bunu yapmak için ilginç bir neden daha var: hayat kurtarıcı olabilir! Herhangi bir vahşi hayvan (kutup ayısı, vahşi tilki vb.) olur da sizi kovalarsa, birinin arabasına atlayabilir ve hayatta kalabilirsiniz. Bu nedenle, Svalbard’da yaşamaya karar verirseniz, önce topluluğu tanıdığınızdan emin olun ve ardından arabanızı her zaman açık bırakın.
Dünyanın Her Yerinden Tohumların Evi: Küresel Tohum Kasası
Svalbard’daki permafrost ve yıl boyunca soğuk sıcaklıklar – yaz aylarında ortalama en yüksek sıcaklık yaklaşık 7°C – Longyearbyen’in ana yolundan sadece 3 kilometre uzaklıktaki Küresel Tohum Kasası’nın kurulması için de idealdi.
Küresel Tohum Kasası bir dağın derinliklerinde gizlidir. Bu, zamanın geçişine ve ayrıca doğal veya insan kaynaklı felaketlerin tehdidine dayanacak şekilde tasarlanmış uzun vadeli bir tohum depolama tesisidir.
Tohum Kasası, dünyanın en büyük mahsul çeşitliliği koleksiyonuna ev sahipliği yapıyor. 1.700’den fazla gen bankası, dünya çapında muhafaza edilmesi için gıda mahsulü koleksiyonlarını sürdürüyor, ancak bunların çoğu kırılgan, sadece doğal afetlere ve savaşa karşı değil, aynı zamanda finansman eksikliği veya kötü yönetim gibi önlenebilir felaketlere karşı da savunmasız.
Tohumları saklama fikri, dünyanın gen bankalarının savunmasızlığının farkına varılmasından doğdu. Kasanın amacı, dünyanın tüm tarımsal koleksiyonlarından alınan tohum örneklerinin yedeklerini (kopyalarını) tutmaktır.
Permafrost ve kalın kaya sayesinde tohum örnekleri donmuş kalacaktır. Kasa, gelecek nesillere iklim değişikliği ve nüfus artışı zorluklarının üstesinden gelmek için çözümler sunan nihai gıda tedarik sigortası poliçesidir. Dünyanın tüm önemli mahsul çeşitlerini temsil eden milyonlarca tohumu güvence altına alacak. Kötü bir senaryodan dönülmesi ve tekrar baştan başlanması için son çare olarak düşünüldü ve kuruldu.
Çeşitli nedenlerle kasa, uzun süreli tohum depolama için mükemmel bir yerdir:
– Svalbard, bir kişinin tarifeli bir uçuşta uçabileceği en uzak kuzey noktasıdır ve yine de erişilebilir olan uzak bir konum sunar.
– Giriş görünür olsa da, Kasanın kendisi dağın içinde 100 metreden derin bir şekilde gömülüdür.
– Alan jeolojik olarak stabildir ve nem seviyeleri düşüktür.
– Kasa, deniz seviyesinin oldukça üzerindedir ve deniz seviyesindeki yükselmelerin en kötü senaryosuna göre okyanus taşkınlarından korunur.
– Permafrost, kasaya doğal dondurma sağlayarak, tohumları korumak için uygun maliyetli ve arızaya karşı güvenli bir yöntem sunar.
Küresel Tohum Kasası, 4.5 milyon farklı mahsul türünü saklayabilir. Her çeşit, ortalama 500 tohuma sahip olacak ve bu da kasanın toplam 2.5 milyar tohum tutmasını sağlayacak.
Şu anda kasa, gezegendeki hemen hemen her ülkeden 1.000.000’den fazla örneği barındırıyor. Mısır, pirinç, buğday, börülce ve patlıcan, marul, arpa ve patatese kadar, önemli Afrika ve Asya gıda temellerinin farklı çeşitleri vardır. Kasa, halihazırda dünyanın en büyük gıda mahsulü tohumları koleksiyonuna sahiptir.
Daha fazla bilgi için lütfen Svalbard Küresel Tohum Kasasını ziyaret edin.
Disney, 2023’te Svalbard’a Lüks Arktik Cruise Yolculuklarını Duyurdu
2023’te Svalbard’a yapılacak iki ek “Adventures by Disney” yolculuklarının biletleri yakında satışa çıkacak. Arctic Expedition Cruise olarak adlandırılan 10 günlük seyir, kutup ayılarına ev sahipliği yapan bu uzak Arktik takımadalarındaki ana ada olan Spitsbergen’in batı kıyısını kapsıyor.
Haziran ve Temmuz 2023’te yola çıkacak olan iki yeni güzergah, Disney’in şu anda Antarktika ve Galapagos Adaları’nda durakları olan en yeni aile dostu keşif gezileri.
Dünyanın zirvesine lüks bir yolculuk
Yolcular Longyearbyen’den Le Boreal‘a binecek. Gemideki lüks kamara ve süitlerde toplam 264 misafir kapasitesi bulunuyor.
Spa, tiyatro ve havuz, filmlerden ve trivia oyunlarından gece canlı müzik ve havuz partilerine kadar yetişkinler ve çocuklar için programlanmış etkinlikler, gemideki etkinliklerin arasındadır. Svalbard sahil şeridi ise kesinlikle asıl şov olacak.
Svalbard’ın eşsiz doğal çevresi nedeniyle 3 ila 8 gün arasındaki güzergah esnek tutulacaktır. Kaptan, Zodiac tarafından daha yakın keşif için en iyi yerleri seçtiğinde, hava koşulları ve buz hareketi dikkate alınacaktır.
Yabani ren geyiği ve kutup tilkilerinin yanı sıra birçok kuş türü ve kutup ayısı görme olasılığı da ziyaretçileri bekliyor. Önde gelen doğa bilimcileri, bu büyüleyici bölge hakkında daha fazla bilgi edinmenize yardımcı olacak konuşmalar yapacaklar.
Önceki Disney kruvaziyer yolcuları önümüzdeki haftadan itibaren rezervasyon yapabilecekler. Odalar müsaitse, genel rezervasyon 12 Kasım’da başlayacaktır.
Firma sekiz yaşından küçük çocukları kabul etmektedir, ancak havanın tahmin edilemez olması ve vahşi hayvanlarla karşılaşması nedeniyle çocukların seyahat sırasında en az on yaşında olmaları tavsiye edilmektedir.
Çocuklarla Svalbard’a seyahat etmeyi planlıyorsanız, bu Disney gezisini değerlendirebilirsiniz.
